İcra ödeme emrine itiraz edilmesinin veya itiraz edilmemesinin farklı hukuki sonuçları vardır.
Alacağını tahsil edemeyenler için icra dairesi aracılığı ile alacağın tahsili işlemine icra takibi denir.
Borcun kaynağına göre; ilâmlı veya ilâmsız icra yoluyla takip ile kambiyo senetlerine (çek,poliçe veya bono) ilişkin takip yollarına göre icra dairesince gönderilen ödeme emirleri farklılık gösterdiği gibi ödeme emrine itiraz süreleri ile itirazın takibe etkisi de farklıdır.
Örneğin ilamsız takipte süresinde, usulüne uygun yapılan itiraz takibi durdururken, kambiyo senetlerine (çek,poliçe veya bono) ilişkin takipte ise itiraz takibi durdurmaz. Buna göre de alacaklı veya borçlunun takibin şekline göre uygulayacağı usul farklılaşmaktadır.
(https://kenangoksu.com/icra-takibine-nasil-itiraz-edilir/)
Birçok kimse gerçekte borcu olmadığı halde veya borcunu ödediği halde mükerrer(tekrar) borç ödemek zorunda kalmaktadır. Bazı durumlarda ise haksız hacizlere maruz kalmaktadır.
(https://www.mevzuat.gov.tr/MevzuatMetin/1.3.2004.pdf)
Dolayısıyla, icra dairelerindeki işlerin takibinde, uygulanacak usul ve sürelere çok dikkat edilmelidir. Kaliteli ve verimli bir sonuç alınması, önem arz etmektedir. Aksi halde zaman, emek, masraf ve alacak kaybına varan sonuçlar doğabilmektedir. Aynı zamanda bu durum icra işlemleri avukatı seçerken doğru tercih yapmayı zorunlu kılmaktadır.
Daha kapsamlı bilgi edinmek için iletişim kısmından irtibata geçebilirsiniz.